25 Temmuz 2013 Perşembe

Artvin Belediyesi Personel Alımı

Artvin Belediyesi’ne iş başvurusu yapmak için sayfamızdan Artvin Belediye’sinin tarihçesini inceleyin, devamında Artvin Belediyesi Personel ilanları ve Artvin Belediyesi İşçi Alımı haberlerine ait linki bulabilirsiniz.
Göçebe yaşam tarzını benimseyen biz Türklerin ataları yazılı edebiyat yerine sözlü edebiyat geliştirdikleri için, günümüzde Artvin’in tarih öncesi dönemlerine ait bilgileri şuan ve Bizans kaynakları yada Erzurum ya da Kars’a dair günümüz araştırmacılarının eserlerinden öğrenebilmekteyiz.
Artvin ve çevresi oldukça köklü ve zengin uygarlıkların yaşadığı bir bölgedir. Toprak yapısının elverişsiz olması ve bilim merkezlerinden uzaklığı nedeni ile planlı ve bilimsel tarzda arkeolojik çalışmalar yapılamamıştır. Buna rağmen Prof Dr. İbrahim KÖKTEN’in Kars civarında ve Çıldır Gölünün karşısında yaptığı kazılarda dolmen ve menhir kalıntıları bulunmuştur. KÖKTEN 1965’te Kars’ın güneyinde ve Aras nehrinin kuzey kesimindeki Ala Dağının doğu eteğinde Camışlı Köyünün sınırındaki kayalıklarda geyik avcılığı ile ilgili duvar resimleri bulunmuştur. 1933 ve 1955 yıllarında Yusufeli ve Şavşat yörelerinde halkın bulduğu bakır baltaların MÖ 3000 – 4000 yıllarına ait olduğu sanılmaktadır.
Aynı yörede bulunan tunç baltaların 3000 – 2000 yıllarına ait oldukları bilinmektedir. Artvin ve çevresi tarih öncesi devirleri cilalı taş devrinden başlayarak bakır – tunç demir devri olarak sırası ile yaşamıştır. MÖ 10 bin ile 8 bin yıllarından kalma cilalı taş çağına ait insan izleri Artvin’de de bu çağlarda insanların yaşamış olduğu izlenimini vermektedir. Bulunan madeni eşyalar ise tarih öncesi devirlerin sırası ile yaşandığını belgelemektedir.
Artvin’de İlk Devletler ve İstilalar
Artvin’e egemen ilk Kavim Türklerin ataları olarak kabul gören Hurrilerdir. MÖ 2000 tarihinden başlayarak Huriler Artvin ve çevresinde site
devletleri kurmuşlardır. Hitit kralı II. Murşit MÖ 1360’ten itibaren 20 yıl sürdürdüğü seferler ile Artvin’i ele geçirmiştir.
Hurrilerin soyundan gelen Urartular, bakenti Van olan, geliri tarım – hayvancılık ticarete dayalı doğu Anadolu merkezli bir devlet kurmuşlardır.
Kuzey sınırlarını Artvin’e kadar genişlettiler. Ancak doğudan büyük göçlerle gelen İskitlerin baskısına dayanamadılar ve yıkıldılar. Artvin bu kez
Kafkasya merkezli İskit devletinin batı sınırında yer aldı. Eski Yunan tarihçisi Heredot’un İskit diye nitelendirdiği bu devlet çağının öncüsüydü.
Tekerleği icat eden, atı evcilleştiren, tarihte ilk beyin ameliyatını gerçekleştiren İskitler, Artvin’i ele geçirerek bu alanı askeri üs olarak
kullanmaya başlamışlardır. İskitler sonrası Arsaklar adı verilen sülale Artvin’e egemen oldu. Şamanist dini öğretiye inanan bu sülale MS 350’li
yıllarda Bizans etkisinde kalarak İsevi dini kabul ettiler. Daha sonra da Bizans’ın tahakkümü altına girdiler. 575 yılında İran Kralı I. Darivs
Bizans’a saldırınca bundan istifade eden Hazar Türkleri (11) Çoruh boylarına egemen oldular. Hz.Osman döneminde İslam orduları kumandana Mesleme Oğlu Habib Bizans’ı yenerek Şavşat – Ardanuç – Artvin’i ele geçirdi. Hazar denizine ilerlemek istese de Musevi yeti kabul eden Hazarlar tarafından durduruldular. Emeviler döneminde Hazarlar ile birleşen Artvin halkı İslam ordularına karşı direndi. 786’da Abbasi Halifesi Harun Reşit Çoruh bölgesini başkenti Bağdat’a bağladı. 853 – 1023 Artvin Bagratlar ve Sac adlı Abbasilere bağlı iki beylik kuruldu. Sac emirliği yıkılınca Artvin tekrar Bizans’ın eline geçti. Bu esnada İran Merkezli kurulan Selçuklu Devletinin reisi Tuğrul Bey Anadolu nun keşfi için 1018’de kardeşi Çağrı Bey’i batıya gönderdi. 1040 Dandanakan Savaşında Gaznelileri yenip devlet statüsüne çıkan Selçuklular 1048 Pasinler savaşı ile Artvin sınırına kadar geldiler.
Alparslan 1064’te Gürcistan seferine çıkarak Çoruh boylarını ele geçirir. Alparslan’ın ölümü üzerine Bizans’tan yardım alan Gürcü Kralı Gorgi
Artvin’i tekrar ele geçirdi. Fakat 1081’de Melikşah’a yenilince Melikşah’ın desteği ile Çoruh’uda içine alan Erzurum – Bayburt – Kars merkezli
Saltukoğlu beyliği kuruldu. Türk nüfusunun Artvin’e yayılması hızlandı. Büyük Selçuklu Devletinin yıkılışı sonrası Artvin Azerbaycan merkezli
İldeniz oğlu Atabeyliğine bağlandı. 1263’te Kubilay Artvin’i ele geçirerek bu yöreyi İlhanlı topraklarına kattı. 1265’te Kıpçak Türkü olan Sarkis
bu yörede Çıldır Atabeyliğini kurdu. 1458 – 1463 – 1466 yılları arasında Akkoyunlu hükümdarı Uzun Hasan Çoruh boylarına üç sefer
düzenlese de Osmanlı hükümdarı II. Mehmed’e Oltukbeli savaşında yenilince zayıflama süresince girerek Safevilerin 1502’de eline geçmiştir.
Osmanlı Serhat Şehri Artvin
Artvin İlinin Osmanlı yönetimine geçtiği evrelere ait belgeler yeterli değildir. Bununla beraber II. Mehmed’in Trabzon Rum Devletini yıkarak
Karadeniz bölgesinin sahil kıyısını Artvin ilinin kıyı kesiminden itibaren ele geçirdiği bilinmektedir. Bu esnada Artvin – Yusufeli – Ardanuç -
Borçka Çıldır Atabeyliğinin elinde bulunuyordu.
I. Selim Trabzon valisiyken Gürcistan’a yaptığı seferde Batum’un güneybatısında bulunan Güney Kalesini ele geçirmiştir. Bu kalenin adı ile
sancak kuran I. Selim sancağı Borçka – Hopa ve Artvin’i bağlamıştır. Çaldıran seferinden 20 yıl sonra Erzurum Beylerbeyi Mehmed Han
Yusufeli civarına akınlar yapmıştı. Ardanuç Atabeyi II. Keykavus ayaklanınca I. Selim’in oğlu padişah I.Süleyman ikinci veziri Kara Ahmet
Paşayı isyanı bastırmakla görevlendirmiştir. Kara Ahmet Paşanın ikinci seferi ile Pert – Eğekte adlı ilk Livane Sancağı kuruldu. 1549 – 51 yılları
arasında Şavşat – Yusufeli arasındaki Ardanuç bölgesi iki yıl kadar II. Keykavus’un elinde kaldı. 13 Haziran 1551 günü Ardanuç Kalesini de
fetheden Erzurum Beylerbeyi İskender Paşa bu bölgeyi de Osmanlı ülkesine kattı. II. Keykavus kaçarak İran’a sığındı. 1627’de Osmanlı
topraklarına katılan Acaristan’ın önemli bir merkezi olan Batum şehri ise III. Ahmed dönemi vezirlerinden Hasan Paşa tarafından 1703’te
kurulmuştur. Artvin ve çevresi Çıldır eyaleti ile birlikte yaklaşık 250 yıl Osmanlı Devletinin egemenliğinde kalmıştır. 1828 Osmanlı Rus savaşı
ve savaş sonucu imzalanan Edirne Anlaşması ile Ahıska Osmanlı elinden çıkınca Çıldır eyalet teşkilatı bozuldu. Anlaşma gereği Çıldır
eyaletinin bir kısmını Osmanlı kaybetti. Buna karşılık Artvin – Borçka – Ardanuç – Şavşat – Yusufeli Osmanlı elinde kaldı. 1854 – 56 Kırım
Savaşında Osmanlı Devleti İngiltere’den aldığı destek ile Batum yakınlarındaki Şevket – İl kalesine saldırdı. Savaş başlayınca 600 kadar
Artvin’li gönüllü Kars savunmasında başarılı savaşlar verdiler. Rusların güneye inme ve dünya imparatorluğu yaratma planı ile 1877 – 78
(93 Harbi) Osmanlı – Rus savaşı çıktı. Bu savaş Artvin yöresi halkına pahalıya mal oldu. 24 Nisan Rusya Kars – Ardahan – Batum’u işgal
ettikten sonra Türk topraklarına doğru ilerlemeye başladı. 2 Mayıs 1877’de 800’den fazla askerimizi şehit ettiler. Ardahan dolayını ele geçiren
Ruslara karşı Artvin halkı Ardanuç ve Şavşat’a doğru göç etmeye başladılar. Şıpka geçidinde hatalı hatlar kuran Süleyman Paşa yüzünden
Ruslar bu hatları delerek Doğu Anadolu içlerine kadar ilerlediler. Osmanlı barış teklifinde bulunmak zorunda kaldı.
Artvin Belediye’sinin iletişim sayfasına buradan ulaşabilirsiniz.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder